AİLENİZE YEDİRDİĞİNİZİN ORTALAMASINDAN (KEFARET VERİLMESİ) BABI  8

ALIM SATIMLARDA YEMİNLERİN YAŞARLIĞI HAKKINDA GELEN HADÎSLER BABI

ALLAHDAN BAŞKA BİR ŞEY ÜZERİNE YEMİN ETMEKTEN  NEHİY BABI  3

BİR ŞEY İÇİN YEMİN EDİP ONDAN BAŞKA BİR ŞEYİ DAHA HAYIRLI GÖREN KİMSEfNİN NE YAPACAClNl BEYAN EDEN HADİSLER)  BABI. 6

İSLAMİYET'TEN BAŞKA BİR DİN ÜZERİNE YEMİN EDENİN  (HÜKMÜNÜN BEYÂNI)   BABI  4

KENDİSİ (NÎN ÎKNÂ EDİLMESİ) İÇİNALLAH ADI ÜZERİNE YEMİN EDİLEN HERKES (EDİLEN YEMİNE) RAZI OLSUN, BABI. 4

RESÛLULLAH (SALLALLAHÜ ALEYHİ VE SELLEMKİN(GENELİKLE KULLANDIĞI)  YEMİN   (ŞEKLİNİN.. 2

YEMİN (NETİCE ÎTÎBARI İLE) YA GÜNAHA GİRMEKTİR YÂ DA PİŞMANLIK DUYMAKTIR, BABI  5

YEMİN KEFÂRETÎ NE KADAR YEDİRİLİR, BABI. 7

YEMİNİN KEFARETİ ONU TERKETMEKTİR DİYENİN BABI. 7

 

 

 

 

RESÛLULLAH (SALLALLAHÜ ALEYHİ VE SELLEMKİN(GENELİKLE KULLANDIĞI)  YEMİN   (ŞEKLİNİN

2090)    "... Rıfâa el-Cühenî (Radıyallâhü anA/'den; Şöyle demiştir: Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) yemin etmek İstediği
zamanı
Muhammed'in nefsi (kudret) elinde olan (Allah)'a yemin ederim
derdi"

2091) "... Rıfâa bin Araba el-Cühenî (Radtyallâhü a»A/den; Şöyle demiştir :
Allah huzurunda şehâdet ederim ki Resulullah (Sallallahü Aleyhi ve SeilemJ'in (genellikle) ettiği yemin:
«Benim nefsim (kudret) elinde olan (Allah)'a yemin ederim.» (şeklinde) idi.
(Yahut Rıfâa şöyle demiştir:) Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'in (genellikle) ettiği yemin:
«Allah huzurunda şehâdet ederim, nefsim (kudret) elinde olan (Allah) 'a yemin ederim.»  (şeklinde) idi.'*

2092) "... Sâlim'in babası (Abdullah bin Ömer) (RadtyaUâhii anhümYAtti rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallaîlahü Aleyhi ve Sellem)'m yeminlerinin ekserisi şu idi:                                           ^                 ■....,'
«Kalbleri (n hallerini) değiştiren (Allah)'a andolsun ki, hayır"

2093)    "... Ebû Hüreyre (Radtyallâkü atthyâen; Şöyle demiştir: Resûlullah (Sallallahü Aleyhi veSelleml'in yemini (bazen) şöyle idi:
•Hayır ve (eğer durum böyle değilse) ben Allah'tan mağfiret dilerim.»"

 



ALLAHDAN BAŞKA BİR ŞEY ÜZERİNE YEMİN ETMEKTEN  NEHİY BABI

2094} "... Ömer (bin el-Haltab) (RadıyaUûhii anhyden rivayet edildiğine göre:
Resülullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) (bir defa) Ömer'in kendi babasına yemin ettiğini kendisinden işitti ve:
— «Şüphesiz Allah sizleri babalarınız üzerine yemin etmekten meneder.» buyurdu. Ömer demiştir ki: Ben (bu yasağı Resûl-i Kkrem (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'den işittiğim andan itibaren) artık ne kendim babalar üzerine yemin ettim ne de başkalarından naklen bu tür yemini ağzıma aldım."

2095) "... Abdurrahman bin Semûre (1) (Radıyalîâhü anhythn rivayet edildiğine göre; Resülullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu., demiştir :
«Ne putlar üzerine ne de babalarınız üzerine yemin ediniz.»"

2096) "... Ebû Hüreyre (Radıyalîâhü anhyden rivayet edİİdiğine göre; Resülullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir:
«Kim yemin eder de yemininde Lat ve Uzzâ üzerine and olsun derse, hemen Lâ ilahe illallah, desin (yâni Tevhid kelimesini getirsin.) «*'

2097)    «... Sa'd (bin Ebî Vakkas) (Radtyallâhü ankydtm; Şöyle demiştir:
Ben (henüz yeni müslüman olmuş iken bir defa) Lât ve Uzzâ üzerine yemin ettim. (Arkadaşlarım bununla) kâfir olduğumu ve bu nedenle Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'e baş vurmamı söylediler. Ben de durumumu O'na arzettim. Bunun üzerine Resûlul-lah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki j
.Üç defa;  AUahtan başka ibâdete lâyık hiç bir mâbud yoktur. O. birdir, ortağı yoktur, söyle sonra sol tarafına üç defa tükür ve Eûzü çek (Şeytan'dan Allah'a sığınırım de.) ve bir daha böyle yemin etme"

 


İSLAMİYET'TEN BAŞKA BİR DİN ÜZERİNE YEMİN EDENİN  (HÜKMÜNÜN BEYÂNI)   BABI

2098) "... Sabit bin Dahhâk (bin Halife el-Eşhelî) (Radtyaliâhü ank)'-den rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir:
«Kim İslâmiyet'ten başka bir dine yalancı ve kasıdlı olarak yemin ederse o kimse dediği gibidir.»"

2099)    "... Enes (Radtyallâhü o»*;'den; Şöyle demiştir: Bir adam: Ben o zaman şüphesiz yahûdi olayım, derken Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) onun sözünü işitti. Bunun üzerine Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) :
«Yahudilik (o takdirde) tahakkuk etmiş oldu,» buyurdu."



2100) "... Büreyde (bin el-Husay&) (Radtyallâhü û»A)'den rivayet edildiğine güre; Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir:
- (Falan işi işlemiş isem - falan sözü söylememiş isem gibi bir şarta bağlı olarak) İslâm dîninden uzak bulunayım diyen bir kimse (bu yemininde) yalancı ise, o kimse dediği gibi (İslâmiyet'ten uzak bulunmuş veya İslâmiyet'ten uzak bulunanlar gibi azaba müstahak olmuş) dır. Eğer (bu yemininde) doğru sözlü ise İslamiyet salimen ona dönmez"

 



KENDİSİ (NÎN ÎKNÂ EDİLMESİ) İÇİNALLAH ADI ÜZERİNE YEMİN EDİLEN HERKES
(EDİLEN YEMİNE) RAZI OLSUN, BABI


2101)    "... (Abdullah) bin Ömer (Radıyallâhü anhümâ)'dan rivayet edü-
Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem), bir adamın, kendi babasının üzerine yemin ettiğini işitti ve bunun üzerine :
«Babalarınız üzerine (sakın) yemin etmeyiniz. Allah'a yemin eden bir kimse doğru söylesin. Kendisi(nin ikna edilmesi) için Allah'a yemin edilen bir kimse, razı olsun! (Yeminin gereğini kabul etsin). Allah (adına edilen and) a rıza göstermeyen (gereğini kabul etmeyen) kimse Allah'a yakın (bir kul) değildir"

2102) "... Ebû Hüreyre (Radıyailâhii anh)'ûen rivayet edildiğine göre; Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
•Meryem oğlu İsâ bir adamın hırsızlık ettiğini görmüş ve ona: Sen çaldın mı? diye sormuştur. Adam da: Kendisinden başka ibâdete liyakatli hiç bir ilâh olmayan (Allah) 'a yemin ederim ki hayır, (çalmadım) , demiş. Bunun üzerine İsâ (Aleyhisselâm) : Allah'a İman ettim (O'nun adına yemin edeni doğruladım) ve gözümü yalanladım, demiştir.»"

 


YEMİN (NETİCE ÎTÎBARI İLE) YA GÜNAHA GİRMEKTİR YÂ DA PİŞMANLIK DUYMAKTIR, BABI

2103) "... (Abdullah) bin Ömer (Radtyaltâhü anhümâ)'â&n rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallaltakü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir:
«Yemin (sonucu İtibarı ile) ancak ya günaha girmektir veya pişmanlık duymaktır.»"

2104)    "... Ebû Hüreyre (Radıyallâhü «ftAJ'den rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Settem) şöyle buyurdu, demiştir :
«Kim yemin edip de (yemininde) inaaatlah (Yâni Allah dilerse) ders© bu istisnası onun İçin (yararlı)dır.»"

2105) "... (Abdullah) bin Ömer (Radtyallâhü ankumâ)\\an rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Salldlahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir :
«Yemin edip de (yemininde) inşâallah diyen adam, dilerse (yemininden) dönüş yapar (yeminini bozar) dilerse (yeminini olduğu gibi) bırakır. (O kimse) günaha girmiş olmaz. (Yâni yeminini bo/.sa kefaret ödemesi gerekmez."

2106) "... (Abdullah) bin Ömer (Radtyallâhü anhümâydan; Şöyle demiştir :
Yemin edip de (yemininde) inşâallah diyen bir kimse (yeminini bozduğunda) günah işlemiş olmayacaktır. (Yâni kefaret ödemesi gerekmez) "

 



BİR ŞEY İÇİN YEMİN EDİP ONDAN BAŞKA BİR ŞEYİ DAHA HAYIRLI GÖREN KİMSEfNİN NE
YAPACAClNl BEYAN
EDEN HADİSLER)  BABI

2107)    "... Ebû Musa (el-Eş'ârî) (Radtyallâhü ank)'âen; Şöyle demiştir:
(Tebûk seferi için hazırlık yapılırken) ben Eş'arîlerden küçük bir cemâat içinde Resûlullah (SallaUahü Aleyhi ve Sellem)'in yanına vararak kendimiz için binek hayvanı istedik, Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) bize :
—  «Vallahi sizi bindiremem ve sizi bindireceğim hayvan yanımda yoktur- buyurdu. Ebû Mûsâ demiştir ki, bunun üzerine biz Allah'ın dilediği kadar bekledik. Sonra (Resûl-i Ekrem (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) e ganimete âit) develer getirildi. Resûl-i Ekrem (Sallal-lahü Aleyhi ve Sellem)  (bunlardan semizlikten) hörgüçleri be yozlaşmış üç dişi devenin bize verilmesini emretti. Biz (develeri teslim alıp) gidince, bâzılarımız diğer arkadaşlarımıza: Biz Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) e müracaatla kendimiz için binek hayvanlarını istedik. Kendisi bize binek hayvanı veremeyeceğine yemin etti. Sonra da bize binek hayvanları verdi. (Herhalde biz O'na yeminini unutturduk, bundan sonra iflah olamayız) Geri dönelim, dediler.   Bunun üzerine biz (geri dönüp) huzura çıktık ve:
—  Yâ Resûlallah! Biz sana gelip binek hayvanları bize vermeni istedik. Sen bize binek hayvanları veremeyeceğine yemin ettin. Sonra da bizi bindirdin, dedik. Resûl-i Ekrem (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) bize e
  «Vallahi sizi ben bindirmedim. Sizi Allah bindirdi.   Vallahi ben bir şey için yemin edip sonra o şeyden başka bir şeyin deha hayırlı olduğunu bildiğimde inşâallah şübhesiz yeminimin    kefaretini öderim ve daha hayırlı olan şeyi işlerim* buyurdu veya «Daha hayırlı olanı işlerim ve yeminimin kefaretini Öderim» buyurdu."

2108)    "... Ad! bin Hatim (RadtyaHâm a**J'den rivayet edildiğin* göre; Resûluttah (SaHallakü Aleyki ve S*B*m) yiyle buyurdu, demıçtir:
-Kim bir şey için yemin edip sonra ondan başka bir şeyi daha hayırlı bilirse, daha hayırlı olanı yapsın ve yemininin kefaretini ödesin.-"

2109)    "... Mâlik el-Cüşemî (Radtyallâhü anh)'den; Şöyle demiştir: (Bir defa ben) :
—Yâ Resûlallah amucam oğlu yanıma gelir (= bana ihtiyacı olur), ben de ona (bir şey) vermemeye ve ona sila-ı rahm etmemeye yemin ederim, dedim. O, buyurdu ki t
■Yemininin kefaretini öde"

 

 

YEMİNİN KEFARETİ ONU TERKETMEKTİR DİYENİN BABI

2110) "... Âişe (Radıyaüâhü anhâ)ydan rivayet edildiğine göre; Resûlul-lah (SallaUahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir:
— «Akrabalık ilişkisini kesmek vey4 İyi olmayan başka bir şey için yemin eden kimsenin biri (yemininin gereğini yapması) o şeye İsrar etmemesi (bırakması) dır.»

2111) "... Amr bin Şuayb'ın dedesi (Abdullah bin Amr bin el-Âs) (Ra-dtyatlâhü ankümyden rivayet edildiğine göre; Peygamber (SallaUahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
— «Kim bir şey için yemin edip de ondan başka bir şeyin daha hayırlı olduğunu bilirse, yeminini terketsin. Çünkü yeminini terk etmesi, o yeminin kefaretidir

 

 


YEMİN KEFÂRETÎ NE KADAR YEDİRİLİR, BABI

2112) "... (Abdullah) bin Abbâs (Radtyallâhü anhümd)'dan; Şöyle elemiştir :
Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Selle m) kuru hurmadan bir sâ' yemin kefareti ödedi ve insanlara bunu emretti, (bir sâ1 kuru hurma) bulamayan kimse buğdaydan yarım sâ1 verir."

 


AİLENİZE YEDİRDİĞİNİZİN ORTALAMASINDAN
(KEFARET VERİLMESİ) BABI


2113)    "... (Abdullah) bin Abbâs (Radtyallâhü anhümâ)'da,n; Şöyle demiştir :
Ailesinin zahiresini (piyasada) bol olan maddelerden veren adamlar vardı ve ailesinin zahiresini (piyasada) güçlükle bulunan mad-
delerden veren de vardı. Bunun üzerine (yemin kefareti olarak verilecek yiyecek maddesi hakkındaAilenize yedirdiğinizin ortalamasından* emri ilâhisi indi."

II — ERKEĞİN  (ÂÎLE FERDLERİNE ZARAR VEREN)YEMİNİNDE İNAD VE İSRAR ETMESİNDEN VE
KEFARET ÖDEME   (ÇARESÎN)DEN  İMTİNAETMESİNDEN NEHİY BABI

2114) "... Ebû Hüreyre (Radtyallâhü anAj'den rivayet edildiğine göre; Ebü'l-Kasım (Muhammed) (Sallallahü Aleyhi ve Settem) şöyle buyurdu, demiştir :
«Sizden birisi (aile ferdlerine zarar verecek bir şey için ettiği) yeminde in ad ve İsrar ettiği zaman şüphesiz bu İsrarı ve inadı (Kendi yeminini bozup da) emrolunduğu kefareti ödemesine nazaran onun İçin Allah katında daha çok günahtır.-

2115)    "... Berâ bin Âzib (Radıyallâhü an/rj'den; Şöyle demiştir:
Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) yemin eden kimseyi ibrâr etmemizi (yeminin gereğine riâyet etmemizi) emretti.'1

2116)    "... Abdurrahman bin Safvân veya Safvân bin Abdirrahman el-Ku-reşî (Radıyallâhü anhümâ)'âan rivayet edildiğine göre :
Mekke'nin fetih günü kendisi babasını huzura getirerek t
—  Yâ Resûlallahl Babama hicrettin faziletin)den bir pay kıl, diye istekte bulundu. Resûl-i Ekrem (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) :
—  «Şüphesiz (Mekke fethinden sonra) hicret yoktur,* buyurdu. Teklif sahibi oradan ayrılıp (Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'in amucası) Abbas (Radıyallâhü anh)'ın yanına girdi ve* (Yâ-Abbâs!) Sen beni tanıdın mı? dedi (Ve isteğini ona da arzetti). Abbas : Evet (seni tanıdım), dedi ve Abbâs, ridasım giymeden, bir gömlekle hemen çıkıp geldi ve:
—  Yâ Resûlallahl Sen falan adamı (yâni teklif sahibini)  tanırsın, bizimle onun arasındaki münasebeti de (bilirsin). Bu adam babasını, sana getirdi ki, hicret etmek üzere sen onunla (yâni babası ile) biat edesin, dedi. Bunun üzerine Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) :
—  «(Mekke fethinden sonra) Şüphesiz hicret yoktur» buyurdu. Abbas (Radıyallâhü anh) Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) 'e t
  Senin (bu adamın babası ile bîat etmen) üzerine yemin ederim, dedi.   Bunun üzerine Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) mübarek elini uzatıp adamın babasının eline dokundurdu ve — «Amcamı ibrar ettim (yeminini yerine getirdim) ve hicret yoktur-, buyurdu.

 

2206)    "... Ali (Radıyallâhü anhyden: Şöyle demiştir:
Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem), güneş doğmadan önceki vakitte alım satım pazarlığı ile meşgul olmayı ve süt sahibi hayvanları boğazlamayı yasaklamıştır."

 

 

ALIM SATIMLARDA YEMİNLERİN YAŞARLIĞI HAKKINDA GELEN HADÎSLER BABI

2207)    '\.. Ebû Hüreyre (RadıyaUâhü anh)'den rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellent) şöyle buyurdu, demiştir :
«Üç kişi vardır ki kıyamet gününde Allah (Azze ve Celle) onlarla konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları temize çıkarmıya-caktır. Onlar için elim bir azab da vardır: (Birincisi) çölde ihtiyacından fazla suyu bulunup da (susamış) yolcudan esirgeyen adamdır. (İkincisi) ikindiden sonra bir kimseye bir mal satıp bu malı şu ve bu fiyata aldığına dâir Allah'a yemin eder ve müşteri de (bu yemin üzerine) kendisine inanan, halbuki yemininde yalancı olan (satıcı) adamdır. (Üçüncüsü) de o adamdır ki devlet büyüğüne sırf dünyalık için bey'at eder. Devlet büyüğü ona dünyalık verirse bey'atının gereğini ifâ eder (yâni itaat eder). Ona dünyalık vermezse, bey'atının gereğini ifâ etmez (yâni isyan eder.)*"

2208) '... Ebû Zer(-i Gıfârî) (RadıyaUâhü a«*)'den rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Seltem) şöyle buyurdu, demiştir:
•Üç kişi vardır ki kıyamet günü Allah onlarla konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları temize çıkarmıyacaktır. Onlar için elim bir azab da vardır t (Ebû Zerr demiştir ki) Bunun Üzerine bent
Bunlar kimlerdir? Yâ Resul a! lan! Şüphesiz mahrumiyete ve hüsrana uğradılar, dedim. Resul-i Ekrem (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) :
«Elbisesini (kibrinden dolayı) ayak topuklarının aşağısına kadar sarkıtan, verdiğini başa kakan ve yalan yeminle malına revaç sağlayan (yâni rağbet ettiren) kimselerdir.- buyurdu."

2209) "... Ebû Katâde (el-Ensârî) (Radtyallâhü anhyden rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir:
«Malınızı sattığınızda yemin etmekten sakının. Çünkü yemin malınıza revaç (ve rağbet) kazandırır, sonra (malınızı) mahveder (bereketini giderir)"